Sayfalar

İnsan Olmak

26 Şubat 2012 Pazar

Bugünlerde en çok unuttuğumuz kavramlar vicdan ve merhamet. İnsan olmanın en temel erdemi. Hepimiz televizyonlarda veya gazetelerde görüyoruz; adam birisine çarpıyor, acaba son model arabama birşey oldumu diye inip bakıyor. Çarptığı insan ne halde umrunda değil. Biz ne zaman bu kadar kötü olmayı becerebildik. Oysaki her zaman ismimizin başında ne kadar çok sıfat olması ile övünen bir millet olduk. Biz dindar, muhafazakar, milliyetçi, laik, entel, dantel, sağcı veya solcuyuz. Sizce insan olmayı beceremedikten sonra bu kavramlar belirtisiz isim tamlamaları olmaktan öte gidebiliyor mu?

Alice Harikalar Diyarında

20 Şubat 2012 Pazartesi


"Alice Harikalar Diyarında" bir çocuk kitabı gibi gözükse de aslında herkes için yazılmış müthiş bi hikaye kitabıdır. Orda bi hikaye vardır; Alice ve tavşan beraber yola çıkarlar.Tavşan önde Alice de tavşanın peşindedir.Uzun süre giderler. Sonra yol birden ikiye ayrılır.Tavşan yol ayrımında durur, Alice de durur.Sonra Alice tavşana sorar: Hangi yoldan gidelim? tavşanın cevabı inanılmazdır: Nereye gittiğini bilmiyorsan hangi yoldan gittiğinin bi önemi yok...

Aslında bu hikaye hayatta hepimizin başından geçiyor. Hayatta yolumuza devam ederken karşımıza seçenekler(yollar) çıkıyor ve biz birini seçip yola devam ediyoruz fakat kimse nereye gittiğini gerçekten bilmiyor ve sanırım bütün bu sıkıntılarımızın en önemli nedenlerinden biri de bu...

Dostluk

17 Şubat 2012 Cuma



Geçen gün dostlukla ilgili bi tanım okudum. “Dostluk; düşünceleri, korunaklı bir alandan açık havaya fırlatıp birlikte koşturmak demek.” Bence inanılmaz güzel bir tanım olmuş. Kendini onun yanında rahat hissetmek, rahatça konuşmak. O düşünceleri havaya fırlattıktan sonra gözün arkada kalmaması, insanın kendini özgür hissettiği nadir an’lardan biri...

Kalabalık

15 Şubat 2012 Çarşamba


Korku geliyor insana. Kalabalıkların verdiği bir duygu bu. Dolaşıyorsun sokakta, yüzler geçiyor birbiri ardına. Tek bir tanıdık yok, bildik yok, şöyle sana bir şeyler hatırlatan bir bakış, bir gülüş yok. Hep yabancı, herkes birbirine yabancı. Nerdeyse herkes birbirine kayıtsız, acımasız, neredeyse düşman...

Yağmur Damlası

12 Şubat 2012 Pazar


Bir üzüntüdür beni kavrardı. Bu, içinde kaderin, kederin, sefaletin, zenginliğin, saadetin, insan ömrüne takılı binlerce şeyin birbirine karıştığı yağmur damlası şuracıkta idi. İyice kapanmış perdeleri sıyırıp camı açarak, bu damlayı bardağıma damlatmak arzusuna kapılırdım...

Çocukluğun Güzel Günleri

8 Şubat 2012 Çarşamba




Tatil günleri.. Şimdilerde... Sokak aralarından geçerken... gözüme pijamalı aile babaları ilişirse, kışın,yağmurlu gri günlerde tüten soba bacalarına ilişirse gözlerim... evlerin pencere camları buharlaşmışsa... odaların içine asılmış çamaşırlar görürsem... bulutlar ıslak kiremitlere yakınsa, yağmur çiseliyorsa, radyolardan naklen futbol maçları yayımlanıyorsa, tartışan insanların sesleri sokaklara dek yansıyorsa, ve hayat sen farkında olsan da olmasan da bütün çılgınlığıyla devam ediyorsa, gitmek, gitmek, gitmek, gitmek...isterim hep...

HOŞ GELDİK / BULDUK

7 Şubat 2012 Salı



Haydi o zaman!

Okumayı yeni sökmüş çocuklar gibi değil de, yazmaya yeni başlayan çocuklar gibi....

Başlayalım!