Aslında bu iki kelime birbirinin tamlayanı fakat son zamanlarda sonuç sürecin önüne geçmiş gibi. Hayatımızı sonuçlar üzerine kurmuş durumdayız. Hele bi doktor olalım, hele bi evlenelim, hele bi sınavı atlatalım vs. vs. derken yaşadığımız "anı" unutup gelecekteki "anı" yaşamaya başlıyoruz ve bu yüzden şu "anda" bir mutsuzluk ve tatminsizlik içindeyiz. Oysaki yaşadığımız her "an" kendine özgü ve biricik. Uzun lafın kısası herşey sonuç değil önemli olan yaşanan her "anın" değerini bilip hakkını vermek diyorum ve bunu çok iyi anlatan bir Ceyhun Yılmaz şiiri ile yazımı noktalıyorum efendim...
ÇIKMAZ SON
Çıkmaz bir yolun sonuna doğru adım adım yürüyorum
Yolun kenarında insanlar
Kimi kafasını iki yana sallıyor
Umutsuz...
Kimi abartılı el kol hareketleri
Beni uyarıyor
Görmezden gelerek
Yolun sonunu zaten bilerek
Şaşkınlıkla ağır ağır akıyorum
Bu benim kaçıncı seferim
Başka sokaklardan aynı çıkmaza kaçıncı gelişim
Unuttum...
Uyaranlar, sonunu bilmiyorum sananlar
Oysa ben yürümeyi seviyorum
Anlamıyorlar.
Şiiri dinlemek istiyorsanız tıklayın
Not: Bu yazı 28 Kasım 2011 günü yazılmıştır.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder